Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde Bayern Münih'in dün akşam Barcelona'yı tarihi bir skorla 8-2 yenip saf dışı bırakmasının ardından Barcelona'ya ne oldu, sorusunu sormamak da mümkün değil.
Aslında Barcelona'daki düşüş son yıllarda süre gelen bir durum. Hatırlarsanız PSG deplasmanında alınan 4-0'lık yenilginin ardından 6-1'lik mucizevi dönüşe rağmen sonrasında Roma ve Liverpool önünde yaşanan hezimetler de Bayern önünde alınan 8-2'lik facia da Barcelona'da işlerin doğru gitmediğini gösteriyor zaten.
Başta bu takıma en büyük zararı veren kişi Messi. Hem takıma yapılacak transferleri belirleyen hem gelecek teknik direktörleri belirleyen isim Messi.
Siz koskoca kulübün anahtarını Messi'ye verirseniz bugünkü durumları da yaşamak zorunda kalırsınız. Öncelikle Barcelona'nın orta sahası Xavi ve İniesta'nın ayrılmasının ardından hiçbir zaman eskisi gibi olmadı.
Bu oyuncuların ayrılmasının ardından gelen bütün oyuncular yama gibi durdu sadece. Her zaman söylüyorduk yıllarca kazanılan Şampiyonlar Ligi kupaları Messi'nin değil Xavi, İniesta, Keita, Yaya Toure gibi iki yönlü atletik orta sahalarla elde edilen başarılardı diye.
Çünkü Messi'yi oynatmak istiyorsanız arkasına mutlaka oyunun iki yönünü de doğru oynayan orta sahalar yerleştirmek zorundasınız. Dünkü orta sahaya bakın Busgets'in ahı gitmiş vahı kalmış. Jong desen al gülüm ver gülüm. Agresiflik, top çalma olayı yok. Vidal'in agresifliğinden eser kalmamış.
Roberto da ne toplu ne de topsuz oyunda var.
Siz Messi'ye güvenip arkanızı boş bırakırsanız 8 tane golü kalenizde görürsünüz. Kimse kusura bakmasın Barcelona önce Messi'yi takımdan gönderecek, arkasından da orta sahasını yeniden dizayn edecek. Transfer işleri, teknik direktör işleri Messi'nin anlayacağı işler değil. Arjantin Milli Takımı niye başarılı olamıyor.
Yine Messi'nin yüzünden. Kiminle oynayıp oynamayacağını, hangi teknik direktörün takımı çalışacağına bile karışıyor Messi. Şu anki Barcelona da Messi'nin oyuncağı olmuş durumda. Durum bu kadar vahim.
SON
DAKİKA
